cır

Ağustos Böceği

Ağustos Böceği hikayene bayıldım. Öncelikle benden başka Ağustos Böceği’ne haksızlık edildiğini düşünen biri varmış demekki dedim, açıkçası Ağustos Böceklerinin yeryüzüne çıktıktan sonra 4 hafta ömürleri olduğunu bilmiyordum.

Hikayemi anlatayım..

Ben daha okula gitmiyordum,  annem bana ve ablama akşamları kitap okurdu, La Fontaine’nden hikayeler,  Andersen’den masallar…

Annem bir akşam Ağustos Böceği ve Karınca hikayesini bize okuduktan sonra ben anneme gözlerim dolarak “Nasıl yani Ağustos böceği ölmüş mü? Karınca niye yardım etmemiş?” diye sordum. Annem herhalde ben üzülmeyeyim diye “yök ölmemiş” demişti. Ertesi sene okula başladım, İş Bankası’nın resimli masal kitapları vardı, bu sefer kendim okudum, orada masalın sonunda Ağustos Böceği karlar içinde kalıp ölüyordu, karlar içinde donmuş bir Ağustos Böceği… Nasıl dokundu bana anlatamam, ben anneme gidip “gördün mü, ölmüş Ağustos Böceği” dedim, “hiç sevmiyorum Karıncayı” dedim. O gün bugündür Ağustos Böceği’ne çok büyük bir sempatim olmuştur. İnsan çocukken çok etkileniyor böyle şeylerden.  Bir de çok etkilendiğim ve ağladığım masal Andersen’in Kibritçi Kız masalıdır, onun da donarak ölmesi beni çok etkilemişti..

>> Aşağıda okuyacağınız yazımı baskıya girmeden önce Yönetim Kurulu Üyemiz Sevgili Nalan Gökgöz’e gönderdikten sonra kendisinden aldığım yanıt böyleydi. Bu güzel ve masum çocukluk anısı ikimiz arasında kalmamalıydı, iznini alarak sizlerle paylaşmak istedim <<

Bu güzel anıyı tetikleyen benim hikayem ise şöyle:

Yazı yaz yapan, gecelerini büyüleyen, kışın da özlenen sestir Ağustos Böceği’nin sesi.. Huzur verir.. Bu yazıyı da şu an bu sesler eşliğinde yazıyorum..

Ağustos Böceği’nin hikayesini bilirsiniz.. Ayrıca bende özel bir yeri vardır.. Hayatımın ilk sahne performansını yaptığım 1. sınıf müsameresinde tek başıma okumuştum La Fontaine’nin şiirini.. Tembellere ders olması niyetiyle yazılmıştır ama La Fontaine’in dört yüz yıldır Ağustos Böceği’ne haksızlık yaptığı da artık bilimsel olarak ispatlanmış.

Yapılan araştırmalara göre Ağustos Böceği’nin sadece 4 haftalık bir ömrü var ve yaz aylarından sonra hayatta kalmadığından, kış için yiyecek biriktirmesine gerek kalmıyor.

Seslerini duyduklarımız da sadece erkek olanları, çünkü dişi Ağustos Böceği ötmüyor. Dişi, uzantılı yumurtlama borusuyla yumurtalarını ağaçların genç sürgün yarıklarının içine bırakıyor. Bunlardan altı hafta sonra “NIMF” adı verilen ve erginlere benzemeyen yavrular çıkıyor. Danaburnuna benzeyen bu yavrular, kazıcı ön ayaklarıyla toprağı kazarak altına gizleniyorlar.

Toprak altında yaşayan Ağustos böcekleri ağaç kökleri ve öz suyu emerek besleniyor. Türlerine göre 2 ile 17 sene arasında toprak altında kaldıktan sonra yeryüzüne çıkıyor ve 4 hafta yaşıyor. Bu dört haftayı da eş arayarak geçiriyorlar ve eşleştikten sonra da ölüyorlar..

Editörden..