Atatürk’ün Yaşama Vedası
Mustafa Kemal Atatürk’ün kendi hastalığının belirtilerini 1937 yılı içinde hissetmeye başladığı ve tedavi amaçlı olarak Yalova’daki kaplıcalara gittiği bilinmektedir. Ancak 1938 yılında doğruluğu bugün de tartışılan siroz teşhisi konuldu ve bu doğrultuda tedavi edilmeye çalışıldı. Hızla bozulan sağlığına rağmen özellikle Hatay sorunu başta olmak üzere yurt sorunları ile yakından ilgilenmeye devam etti.
1 Mayıs 1937 tarihinde çiftliklerini Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi’ne bağışladı.
31 Mart 1938 tarihinde kamuoyuna Atatürk’ün hastalığı konusunda ilk bilgilendirme Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği tarafından yapıldı.
Hatay’ın bağımsızlığını kazanma sürecinde Türk devletinin duruşunu net olarak vurgulamak için 1938 yılının Mayıs ayı içinde Mersin (20 Mayıs) ve Adana’yı (24 Mayıs) ziyaret etti. Bu gezi, kendisinin son yurt gezisi idi.
Ankara’ya döndükten üç gün sonra tedavi amacı ile İstanbul’a gitti. Tedavi süreci tüm çabalara rağmen sonuç vermiyordu.
Atatürk durumun ciddiyetini bilerek, 5 Eylül 1938 tarihinde vasiyetini hazırladı.
7 Eylül 1938’de Hatay’ın bağımsız bir devlet olduğu kararı kendisini hasta yatağında son derece mutlu etti.
16 Ekim 1938 tarihinde koma durumuna girdi. Ertesi günden başlayarak sağlık durumu hakkındaki gelişmeler Anadolu Ajansı tarafından günlük olarak radyodan duyurulmaya başlandı. 21 Ekim tarihinde komadan çıktı, ancak sağlık durumu 29 Ekim’deki Cumhuriyet kutlamalarına katılmasını engelledi. 1 Kasım tarihindeki TBMM açılı törenine de katılamadı.
Tüm çabalara rağmen büyük lider, devrimci önder, Türkiye aydınlanmasının, laik cumhuriyetin, sosyal devletin, ve kendi ayakları üzerinde duran, tam bağımsız bir ulusun yaratıcısı Mustafa Kemal Atatürk 10 Kasım 1938 tarihinde saat sabah 9’u 5 geçe yaşama gözlerini yumdu.
Özlemle anıyoruz.