Albay Atilla Altıkat’ı Anmak
7 Eylül Pazar günü Marie Curtis Park’ta düzenlediğimiz barış koşusu ile, 1982 yılında şehit olan Albayımız Atilla Altıkat’ı andık ve düzenlediğimiz koşudan elde edilen bağışları ölen askerlerin çocuklarına burs veren Canadian Hero Fund Dernegi’ne bagislama kararı aldık. Albay Altıkat öldürüldüğünde okul cağında iki çocuğu vardı ve kendisini anmak için organize ettiğimiz koşudan toplanan bağışlar anlamlı bir şekilde yerine ulaştırabilmek adına yine ölen askerlerin çocuklarına yollanacak.
Kanada’da teröre kurban giden tek diplomat olan Albay Atilla Altıkat’i anma koşusu düzenleme fikri uzun suredir Yunus Tugra ile birlikte düşündüğümüz bir projeydi. Kısa zamanda yapılan hazırlıklara rağmen 39 koşucunun ve birçok Kanadalı ve Türk toplum üyelerinin ve Toronto Başkonsolosumuz Ali Rıza Güney’in katılımıyla başarı ile sonuçlanan barış koşusu ve anma töreni, bize ayni zamanda terörün çirkin yüzünü de tekrar hatırlattı.
Albay Altıkat’ın ölümünde sorunluluk kabul eden ASALA örgütünün kurulması ve 36 sı Türk diplomat 46 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların başlaması aslında ırkçılığın ne kadar derin kin ve nefrete sebep olabileceğini açık olarak göstermektedir. Ermeni kökenli bir eski Osmanlı vatandaşı olan Gourgen Yanikan’ın, Santa Barbara’da bir otel lobisinde Los Angeles Türk büyük elçisi ve beraberindeki diplomatı öldürmesiyle başlayan olaylar, sonunda ASALA örgütünün kurulmasıyla sonuçlanmıştır. Gourgen Yanikan, Birinci Dünya Savaşı’nı yasamış bir Osmanlı vatandaşıydı ve ailesi yaşadıkları şehir olan Erzurum’dan savaş dolayısıyla kaçmak zorunda kalmıştı. Ömrü boyunca bir millete duyduğu kin ve nefret, 77 yaşında iki diplomatı öldürmesine yol açmış ve aşırı ırkçı tutumu çok ses getirerek, yıllar içinde daha birçok masum insanin öldürülmesiyle sonuçlanmıştı.
Maalesef Gourgen Yanikan savaş zamanında Ermeni, Türk, Müslüman, Hıristiyan birçok ailenin evlerinden olduğunu, öldürüldüğünü ve savaşın sadece Ermeni’lere değil, hiçkimseye acımadığını görememişti. Birinci Dünya Savaşı kaynaklarından hem Ruslarla, hem de Ermeni çeteleri ile savaşmak zorunda kalan doğu cephesindeki Osmanlı ordularının yetersiz kaldığını ve bu yüzden birçok Türk ve Müslüman köylerinin yakılıp, insanların vahşice öldürüldüğünü görememişti. Savaşın çirkin yüzü sadece Ermeniler tarafından değil, Osmanlı topraklarında yaşayan herkes tarafından yaşanmıştı.
Bugün,biz yeni nesil Türk kökenli Kanadalılar olarak, kin ve nefreti geriden bırakarak, yeni bir sayfa açma çabasındayız. Tarihimizi unutmayıp ders alarak, fakat aynı zamanda ayni hataları da tekrarlamayarak, barış ve toleransı on plana çıkartmamız gerektiğini ve Atilla Altıkat’in adının barış ve geleceğe umutla anılmasını istiyoruz. Üzerinde yasadığımız kültür mozaiği topraklarda, hoşgörü ve iyi niyeti bütün halklar ve ırklarla elele bulabileceğimize inanıyoruz.
Müge Aydın
